10.
Gün (30.09)
Sabah
erkenden kalkıp matilayla birlikte evden çıktım.Doğru hissetmişim çok fena
hastayım L CS den henüz cevap veren olmamıştı malum
son günde yazınca.Mecburen önceki hostelimin yolunu tuttum, çok kararsız kaldım
aylık mı tutsam günlükmü vs derken düşünmek için bir gün daha verdim kendime ve
bir günlük oda tuttum, bu kez 8 kişilik oda 80 peso.Geçen sefer 4 kişilik odada
kalmıştım ama 8 kişilik hem daha ucuz
hem daha geniş oda ve 8 kişi yok zaten. Neyse eşyalarımı odaya
yerleştirip doğruca ispanyolca kursuna gittim tekrar,protesto bitmiş ama kurs
kayıtları 17 ekimde başlıyor kurs 25 ekim gibi..Sanırım kurs yalan oldu.Biraz
daha şehirde dolaşıp hostele gidip hem dinlendim hem bloğumu yeniledim hemde CS
ye yoğunlaştım.
Google
translate ile biraz işleri karıştırsamda eğer yanlış anlamadıysam 25 ekime
kadar kalacak yerim varJ 5 ayrı yerde ama
olsun.Birazda patagonyayı araştırıp ilk gitmeyi düşündüğüm Bariloche şehrinden
birilerine yazdım.Ve yine CS Buenos Aires duvarına güney amerika seyahat
planımı ve katılmak isteyenin olup olmadığını sordum. Blogtu resim yüklemeydi
CS derken epey zaman geçti.
CS
den bir kişi cevap yazdı, İspanyadan gelmiş 23 Eylülde 7 aylığına J Güney Amerika seyahati için,ertesi gün görüşmeye karar verdik.
Bu
günü CS ye yoğunlaşarak geçirdim ama benim için oldukça iyi oldu.
11.Gün
(01.11)
Dün
gece oldukça geç yattığım için ve hasta olduğum için biraz geç kalktım, yine CS
ye bakınıp İspanyol Esteve ile görüştük.Muzik ogretmeni olan Esteve istifa edip
gitarini alip gelmis ve gitar calarak gezecekmis,rotalarimiz oldukca farkli
malesef =) Yaklasik iki saat yurudukten sonra bi parkta oturduk bana ispanyolca
calistirdi,akşam dans kursuna başlayacağını söylediğinde benim gittiğim kurs
olduğunu öğrendim.Gittigim kurs Buenos Aires’te oldukca unlu bir kurs ve cok
kalabalik oluyor. Ilk hafta boş vaktim çok olduğu için folklore dahil girmistim =) sonrasinda
birlikte dans kursuna gittik, bugun tekrar yeni bir CS ye gececegim icin
kurstan erken ayrilip hostele gidip esyalarimi aldim ve adresin yolunu tuttum. Bugun
ki yerim gazeteci Venesa.Izmir kokenlI oldugunu soyluyor.Buyuk dedesi Izmir’li
Buyuk annesi Rusya’liymis. Ben gec gidince oda sabah erken kalkacak olunca
biraz havadan sudan sohbet edip yattik.Ben saniyordum ki diger CS ye persembe
gececegim maillere bakinca carsamba oldugunu farkettim =) Yani sabah tekrar
konum degistirecegim=)
12.
Gun ( 02.11)
Sabah
erkenden kalktik ve Venesa ise, ben yeni evime yola koyulduk. Bu kez yine Palermo’da
Maria’da kalacagim. Butun hayatimi sirt
cantama sigdirmayi ozlemisim.Ordan oraya gocebe hayat yorucuda olsa hos..
Maria
kahvaltiyi hazirlamis beni bekliyordu =) Ahhh turk kahvaltilari.. Maria’nin
isyerinden arkadasi ukulele çalıyormuş, aksam arkadasini dinlemeye gitmek uzere
anlastik ve ise gitti. Gunuz cok kayda deger bisey yapmadim.Akşam
Maria,arkadaşı Maxi ve Yeni Zelanda’dan gelen başka bir CS’ ci Heather ile El
Madro’da bir sanat evine gittik.Çok samimi bir yerdi burası.Önce küçük bir
odada prova yapıp sonrasında sahneye çıktılar.Sahneye çıktıkları yer karanlık
olduğu için görüntü alamadım.Çok çok keyifli ve uzun bir akşamdıJ
13.
Gün (03.11)
Sabah
Maria işe gitti bizde Heather ile belki La Boca’ya gideriz demiştik ama sadece
internet üzerinden iletişim kurabildiğimiz için haberleşmemiz zor oldu bir süre
bekleyip kendim koyuldum yola.Artık Palermo’yu epey yürüdüğüm için ve La Boca
buraya oldukça uzak olduğu için daha önce yürüdüğüm yerleri metroyla gidip
gerisinde attım kendimi sokaklara.
La
Boca sokakları biraz tehlikeli.Başta biraz ürkmedim değil, elimde de fotoğraf
makinası olunca.. La Boca’da turistik yer El Caminito caddesi ama zamanım bol
olduğu için yolu oldukça uzatttım.Binalar oldukça eski ve 2-3 katlı..İnsanı eskilere alıp götürüyor.
La Boca'da bir park
Polis karakolu
Yaklaşık 3 saat Boca sokaklarında
yürüdükten sonra La Bombonera stadına ulaştım.Stadın mimarisi şeker kutusuna
benzediği için bu ismi almış.1940 yılında yapılan stad çok küçük ama tarihlerini
yok sayıp yıkıp yenilememişler... Stadın içinde aynı zamanda Boca Juniors
Müzesi var.70 peso ya biletimi alıp içeri girdim.
Restaurant duvarı
Bu sokak rengarenk cıvıl cıvıl,her yerden tango sesleri,bir masalın içinde gibi hissediyorsunuz kendinizi J Bu evler batık ve eski gemilerin saçlarından inşa edilmiş ve tekne boyası ile alaca renkli boyanmışlar.Şuan birçoğu restaurant olarak kullanılmakta.Her birinin önünde küçük bir sahne ve tango yapan bir çift.Sokak aynı zamanda hediyelik eşya mağazaları ile dolup taşıyor.Burda bir kaldırımda oturup etrafı seyretmek inanılmaz keyifli ve huzur verici J
Burada epey zaman harcadıktan sonra yine kendimi farklı bir sokağa atıyorum.1 saat kadar yürüdükten sonra Palermo'ya giden otobüsü görünce ve ayağımdaki küçük baloncukların bu otobüse binmelisin uyarısıyla durağa yöneliyorum. Otobüs yolculuğum oldukça uzun sürüyor :( Hem çok dolaştı hemde çok trafik vardı.İndikten sonra yarım saat kadar yürüyüp eve ulaşıyorum, kendime enfes bir makarna yaptıktan sonra kursa gitmek üzere even ayrılıyorum.Tangodan pek hoşlanmadığım için sadece salsaya gidiyorum oda haftanın 3 günü var sadece.Mario'da swing dans kursuna gidiyormuş ve bugun onunda kursu vardı.Geç gelebileceğini söylemişti.Eve gidip biraz internette dolanıp yattım,zaten yorulmuştum.
Ara sıra bulunduğunuz aktivitelerde kendinizi de fotoğraflayın. Tam 40 adet fotoğraf var, fakat siz hiç yoksunuz. Bunu özel bir sebebi var mı?
YanıtlaSilkendisini çekecek birini pek bulamadığından olsa gerek
YanıtlaSilYalnız gezdiğim için resim çektiremiyorum herzaman,çekselerde istediğim gibi olmuyor.Normal aktivitelerde de makinamı yanımda taşımıyorum biraz da alışkanlık yok yemekte normal dışarı çıkmakta eğlenmekte vs resim çekmem genelde :) ama dikkat etmeye çalışacağım.
YanıtlaSil